Son zamanlarda sık sık duyduğumuz NBŞ yani Nişasta Bazlı Şeker;
Şeker, normalde ya şeker pancarından veya şeker kamışından elde edilirdi. Ta ki, mısırdan yüksek fruktoz içerikli mısır şurubu yapımına kadar, mısır şurubu, mısır nişastasının kimyasal işlemden geçirilmesiyle elde ediliyor. Nişasta parçalanarak glikoza, ardından glikoz fruktoza dönüştürülüyor. Mısır şurubu, şeker pancarından elde edilen şekerden daha tatlı ama daha ucuz ve taşınması daha kolay. Bu da gıda üreticileri için daha düşük maliyet ve daha yüksek kâr anlamına geliyor.
Nişasta bazlı şekerin kanser ve obeziteye yol açtığı konusunda ciddi şüpheler varken, Türkiye, dünya şeker üretiminde 5'nci sırada yer alıyor iken ABD menşeili firmanın başı çektiği NBŞ üretimi konusunda neden önlem alınmadığı halen merak konusu…
2017 yılında resmi rakamlara göre, Türkiye'de 265 bin ton mısır şurubu üretimi yapılıyor. Halbuki bu rakam Almanya'da 56 bin ton, İspanya'da 53 bin ton, İtalya'da 32 bin ton, Fransa, Hollanda ve İngiltere de ise NBŞ üretilmiyor.Hal böyleyken, Avrupa'da kişi başına nişasta bazlı şeker tüketimi 1.5 kg iken Türkiye'de ise 6 kg civarında olması durumun vahametini daha da gözler önüne seriyor.
Pankobirlik'in yaptığı araştırmaya göre NBŞ’ye verilen ekstra kotalardan dolayı ülke ekonomisi 14 yılda tam 5 milyar dolar katma değer kaybı yaşarken, çiftçinin 400 bin hektar alanda pancar tarımı yapması da engellendi. Zararlar bununla da sınırlı kalmadı. Türkiye 3 milyon ton şeker üretiminden vazgeçerken, 80 bin tarım işçisi de işini kaybetti. Hayvancılıkta önemli bir yem katkı maddesi olan küspe ve melas üretimindeki kayıptan dolayı da 250 bin ton et açığı oluştu.
Meselenin özü şu: İçtiğiniz kolada, meyve suyunda, gazozda, yediğiniz çikolatada, tatlıda, kekte, pastada dondurmada kısacası yüzlerce üründe bu mısırdan elde edilen şeker kullanılıyor. Bu nedenle sağlığımız büyük tehlike altında olduğu gibi Türk tarımı ve çiftçisi de büyük tehlike altında yetkililere duyurulur…