Geride bıraktığımız yılın en popüler gündem maddelerinden birisi de şüphesiz kripto paralar ve kripto para piyasasının %45’ini oluşturan ve ilk kripto para olan Bitcoin idi. Bu denli gündemi meşgul etmesinin en büyük nedeni ise Bitcoin’in 2017 yılında Dolar karşısında yaklaşık % 1900 oranında değer kazanmasıydı. Ancak bu konu teknolojinin akıl almaz hızına yetişemeyenler için inanılmaz bir kafa karışıklığını ve soru işaretlerini de beraberinde getirdi.
Kripto paranın(şifreli para) tarihçesine baktığımızda ilk kripto parayı 2009 yılında Satoshi Nakamoto rumuzlu matematik ve yazılım uzmanı bitcoin adıyla piyasaya sürdü. 21 milyon adet ile sınırlanmış olan bitcoinlerin yaklaşık 16.775.000 adeti dolaşıma girmiş bulunuyor. Bitcoin üretim işine madencilik (mining) deniyor. Madencilik, hesaplama yetkisini kullanarak işlemi gerçekleştirme, sistem ağını güvenli bir şekilde koruma ve sistemdeki her kullanıcıyı senkronize hale getirme işlemidir. Sistem tek bir merkezden kontrol edilemediği için Bitcoin kullanılan her yerde süreci çalıştırmak, sistemi gözetmek türü işleri birilerinin bir bedel karşılığında yapması gerekiyor ve bu işi yapanlara madenci deniyor.
Bitcoin aslında, dağınık bir veri tabanı olan Blockchain teknolojisinin bir parçası, zincirleme bir modelle inşa edilen, takip edilebilen ama kırılamayan Blockchain teknolojisi, bir merkeze bağlı olmaksızın işlem yapmaya izin veriyor. Böylece işlemler direkt olarak alıcı ile satıcı arasında ve güvenli bir şekilde gerçekleştirebiliyor. Bu sistemin en önemli özelliği şifrelenmiş bilgilerin tek bir sunucuda tutulması yerine birden fazla yerde tutulması bunun sonucunda da bilgilerin kaybolmasının önüne geçiliyor ve güvenlik en üst seviyeye çıkıyor. Tıpkı bir zamanlar napster imesh ares gibi programlar üzerinden kişiler arası müzik ve dosya paylaşımının yapılması ve aynı dosyaların birçok kullanıcıda bulunması gibi.İlk olarak Bitcoin için tasarlanan Blockchain sağladığı yüksek güvenlik nedeniyle bankacılık finans vb. alanlarda da kullanılmaya başlamış bulunmakta.
Bitcoin ve diğer kripto paralar uluslararası para transferlerinin çok maliyetli olması sebebiyle alternatif ödeme aracı olarak kullanılmak üzere tasarlanmıştı ancak geldiğimiz noktada ödeme aracından çok yatırım aracına dönüşmüş durumda yılbaşından bu yana Bitcoin fiyatının USD karşısında yaklaşık 19 kat artması “daha pahalıya satma” hayaliyle talebi artırmakta yani “ben bunu alırken yüksek fiyattan almış olabilirim, ama bir başkasına daha yüksek fiyattan satacağım” düşüncesinin sonucu ise henüz belirsiz ve hüsranla sonuçlanabilir. Bitcoin fiyatının yükselmesinin bir diğer nedeni ise kara para aklama ve illegal işlerde kullanıma çok uygun olması.
Dünya üzerindeki yaklaşık 200 farklı dijital para birimi borsası bulunmakta ve kripto borsaların alım satım işlemleri bu borsalarda yapılıyor. Almış olduğunuz Bitcoin’lerinizi borsada tutabileceğiniz gibi daha güvenli olan çevrimdışı cüzdanlarda da saklamak mümkün. Borsalar arasında fiyat farklılıkları mevcut olmakla beraber arbitraj yapmak ise fiyatların ani değişkenlik göstermesi ve işlem yavaşlığı sebebiyle bir hayli zor. Bitcoin herhangi bir ülkenin merkez bankasına bağlı olmadığı için herhangi bir ülkenin ekonomisinden de etkilenmiyor, yani oluşan dalgalanmalar hiçbir kişiye ve devlete bağlı olmuyor. Bitcoini aldığınız veya birine gönderdiğiniz andan itibaren geri dönüşü yok. Karşı taraf size kendi rızasıyla geri ödeme yapmadığı sürece paranızı geri almanız mümkün değil bunu da unutmamak lazım.
Geleceği oluşturacak her yeni günün bir önceki günden daha güzel, isteklerinize uygun ve sizi daha da mutlu etmesi dileğiyle. Mutlu Yıllar