Gündem o kadar hızlı ilerliyor ki değil aylık değerlendirme yapmak bazen gün içerisinde bile geç kaldığımızı görüyoruz hâl böyle olunca birkaç konuyu kısaca ele alalım dedik.
S-400 füze savunma sistemleri
Dış güçlerin, Türkiye'nin Rusya'dan S-400 füze savunma sistemleri satın alma kararını kabul etmekten başka seçenekleri olmadığını kararlı duruşumuz ile anladıklarını düşünüyorum. Kabul etmemeleri için önümüze seçenek sunmaları gerekmektedir, alternatif çözümler getirmeliler peki ya hiçbir şey yapmadıkları hâlde bizden vazgeçebilirler mi? "Bu duruma çok pragmatik bir şekilde yaklaşmalıyız. Bu vazgeçiş çok mantıksız olurdu. Türkiye'nin gerek coğrafi konumu gerekse İttifak'ın ikinci büyük ordusu olarak sunduğu kaynaklar bakımından NATO için çok önemli partner olduğunu unutmayalım.
ABD, Soçi Zirvesi'nden rahatsız oldu
Amerika Dışişleri Bakanlığı, Türkiye, İran ve Rusya'nın gerçekleştirdiği zirveden memnun kalmadı.Hepimizin malumu Cumhurbaşkanımız, İran Cumhurbaşkanı ve Rusya Devlet Başkanı, Soçi'de bir araya gelerek Suriye'de yaşananları masaya yatırdı. 3 ülke liderinin gerçekleştirdiği bu zirve ABD'yi rahatsız etti. Abd'de devam eden Rıza Zarrap davası ile ekonomik anlamda diz çöktürmeye çalışanlar Soci de ki yakınlaşmamızda da bizlere gözdağı vermekteler. "İran ve Rusya, Türklere batı ittifaklarındaki ekonomik ve siyasi avantajları sunamaz." ifadelerine yer vermekteler. Zorlu bir süreçten geçiyoruz umutvar olmaya devam edeceğiz.
Afrin’de operasyon yakındır.
Üç'lü zirveden bahsetmişken yılın son MGK'sında Afrin'e operasyon konusunda açıklama yapılmıştı kısaca alıntılayacak olursak Yapılan açıklamada Afrin'e operasyon sinyali vardı. Şu ifadelere yer verildi: "Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının İdlib gerginliği azaltma Bölgesi’nde 'gözlem misyonu ‘nu başarıyla sürdürdüğü, bu görevin Batı Halep'le Afrin yakınlarında da yerine getirilmesiyle huzur ve güven ortamını gerçek manada sağlanabileceği mütalaa edilmiştir. Bu mesajdan net bir şekilde anlaşılacak mesaj Türkiye'nin kendi güvenliğini sağlamak maksadıyla özellikle hudut bölgesinde gereken her türlü tedbiri almaya devam edeceği belirtmektedir.
Kemal Kılıçdaroğlu dekontla mı gidecek.
Deniz Baykal'a kurulan kaset komplosu sayesinde genel başkan olan Kılıçdaroğlu, bir banka dekontuyla koltuğa veda mı edecek bilemiyoruz. Kılıçdaroğlu'nun bu açıklamalarının ardından, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da iddialara cevap vermiş, "Yurt dışında 1 kuruş param olduğunu ispatlarsan istifa ederim ancak ispat etmezsen senin istifa etmen gerekir." Demişti. Bu tartışmadan sonra gözler Kemal Kılıçdaroğlu'nun yapacağı grup konuşmasına çevrilmişti. Kılıçdaroğlu, CHP'nin toplantısında konuştu, Cumhurbaşkanımız ve ailesini Man Adası'na para taşımakla suçladı, kürsüden bir takım kağıtlar göstererek 'işte belgesi' dedi ve Erdoğan'ın istifa etmesi gerektiğini söyledi. Erdoğan'ın avukatı, yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu'na tekrar tekrar aynı çağrıyı yaptı: "Belgelerisavcıya ver, sahte olduğunu ispatlayalım." Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın avukatının açıklamalarından sonra akla gelen ilk sorulardan biri de 'Kılıçdaroğlu'nun sahte belgelerle ortaya attığı iddialar, kendisinin sonunu getirmek için yapılan bir operasyon muydu?' Bunu zaman gösterecek sanırım.
İçerisinde bulunduğumuz ayın öne çıkan konu başlıklarını genel haliyle ele almaya gayret ettik. Yazımıza başlarken de dediğimiz gibi gündem yoğun yetişebilmek mümkün değil. Akıbet hayrola...